Turizm sektöründe, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde seyahatlerin kısıtlanmasıyla önemi artan iç pazarda, bu yıl daha fazla hareketlilik bekleniyor.

Ağırladığı turist sayısı bakımından "turizmin başkenti" olarak nitelendirilen Antalya, deniz, kum, güneş destinasyonun yanı sıra tarihi ve kültürüyle de yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Geçen yıl Kovid-19'a rağmen yaklaşık 3,5 milyon yabancı turist ağırlayan kentin bu yıl daha fazla turistin rotasında yer alması planlanıyor.

Güvenli Turizm Sertifika Programı ile bu sezonda da "güvenli ve sağlıklı" hizmet vermeye hazırlanan sektör, özellikle iç pazar potansiyelinin daha fazla artmasını bekliyor.

NİSANDA HAREKETLİLİK BEKLENTİSİ

Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı Ülkay Atmaca, AA muhabirine, kış sezonu nedeniyle çok fazla tesisin açık olmadığını, açık olanlarda da spor takımları bulunduğunu söyledi.

Sektörün yaz sezonuna odaklandığını aktaran Atmaca, şu anda Rusya'dan misafir gelmeye devam ettiğini dile getirdi.

Atmaca, asıl hareketliliğin nisan gibi başlayacağını düşündüklerini, tüm hazırlıkların o yönde olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:

"İç pazarın özellikle Ramazan Bayramı'nda hareketlenmesini bekliyoruz. Turizmin en vazgeçilmez dinamiği iç pazar. Şu anda da Türk misafirlerimizi ağırlamaya devam ediyoruz. İnsanlar bir yıldır Antalya'ya gelemedi, denize giremedi, alışkanlıklarını yerine getiremedi. Tatille ilgili çok ciddi açlık söz konusu. Aldığımız önlemler, geçen yılki misafirlerin çok mutlu ayrılmaları, bu yıla ilişkin beklentilerimizi artırıyor. İyi bir sezon bekliyoruz."

Turizmdeki hareketliliği aşı performansı ve seyahat kısıtlamalarının belirleyeceğini ifade eden Atmaca, şu andaki en büyük temennilerinin tüm tesislerin açılması, çalışanların işinin başına geçmesi olduğunu belirtti.

Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Başkanı Erkan Yağcı da aşı çalışmaları ve bunun etkilerinin turizmdeki süreci belirleyeceğine dikkati çekti.

Olumlu gelişmelerin hemen ardından normalleşmeye dönmenin zaman alabileceğine değinen Yağcı, ekonomik, sosyal etkilerin ve toplum psikolojisinin değişen dengeleri yeniden yapılandırmasının da bir süreç gerektireceğini bildirdi.

Dünya genelinde 9 milyar kişinin iç turizmde, 1,4 milyar kişinin de uluslararası turizmde seyahat ettiğini anlatan Yağcı, en çok ziyaretçi alan Fransa ile en çok turizm geliri elde eden ABD'nin güçlü bir iç pazara sahip olduğunu dile getirdi.

Yağcı, tatil alışkanlıklarıyla talep yöneliminin yeni parametreler belirleyeceğini belirterek, "Bu süreçte, her dönemde gelişmesi yönünde son derece önem verdiğimiz iç turizm odaklı büyüme, sürdürülebilir turizmin anahtarı olacak. Bu dünyadaki tüm destinasyonlar için de geçerli. Seyahat üzerindeki kısıtlamalar küresel olarak azalmaya başladıkça, dünyanın dört bir yanındaki destinasyonlar iç turizmi büyütmeye odaklanıyor." diye konuştu.

Dünya Turizm Örgütü'ne göre, iç turizmin uluslararası seyahatten daha hızlı geri dönmesinin beklendiğini ifade eden Yağcı, bu durumun hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler için salgının sosyal ve ekonomik etkilerinden kurtulma fırsatı sunduğunu vurguladı.

Yağcı, şu anda tüm ülkelerin iç pazarlarını büyütmeye yönelik adımlar attığını sözlerine ekledi.